Üç Adımda Ruhsal Dönüşüm
Dış dünyayı bedenimizle yaşar, ruhumuzla algılarız. Dünyanın karmaşasında bazen ruhumuzun sesini duymayı unutur ve kendi gerçekliğimizden kopabiliriz. Yaşam amacını unutup, hayattan zevk almayı bıraktıysan bu yazı tam sana göre. Ruhsal dönüşüm yolculuğuna başlayıp bambaşka bir yaşama adım atmak tamamen senin elinde.

Ruhsal Dönüşüm Neden Önemli?
Zaman zaman hepimiz hayatın karmaşasında kaybolmuş hissederiz. Yalnızlık, mutsuzluk, anlamsızlık, hayattan keyif alamama, geçmişi sorgulama, gelecekle ilgili belirsizlikler ve adım atmakta yaşanan kararsızlıklarla kendi hayat çizgimizi kaybederiz.
Sanki her şey yolunda ve akışta gibi görünür ama içimizde bir eksiklik, bir arayış, bir boşluk vardır. Bu boşluk, çoğunlukla ruhumuzun sesini bastırdığımızda meydana gelir. Ruhumuz artık bize adeta " beni kurtar boğuluyorum" mesajı verir. Depresyon, anksiyete, takıntılar, korkular ve endişelerin baş gösterdiği bu dönem kişiyi oldukça zorlayabilir. Kişi kendi hayatından kopabilir. Başka hayatlara olan ilgi, merak ve özenti artabilir.
Bir gün içinden bir ses: “Artık uyanmalısın. Gerçek seni hatırlamalısın.” diye fısıldar ve hayatının gidişatını değiştirmek için birşeyler yapman gerektiğini anlarsın. Tıpkı o sevdiğin filmdeki ana karakterin silkelenip kendine gelmesi ve hayatına yeni bir yön vermek için cesaretle harekete geçmesi gibi bir an yaşarsın. İşte bu an dönüşümün başladığı andır. Artık hiçbirşey senin için imkansız değil ve herşey bir o kadar da mümkün görünmeye başlar.
İşte bu farkındalık anı, ruhsal dönüşümün ilk adımıdır. Sende böyle bir dönemden geçiyor ve ruhsal olarak dönüşmeyi hedefliyorsan işe şuradan başla:
1. İlk Adım: Kendini Gözlemle
Ruhsal dönüşüm, dış dünyayı değil, iç dünyayı izlemekle başlar. Gün içindeki değişen duygu durumlarına bir bak ve nelerin seni tetikleyip, negatif döngüye ittiğini gözlemle; burada yapman gereken en önemli şey seni mutsuz hissettiren kişi, olay ve durumları yavaş yavaş hayatından çıkarmaktır. Eğer bu mümkün değilse o alana enerii akıtmayı bırakıp, kendi alanına odaklanabilirsin. Yeteneklerine uygun hobiler edinerek ve kendi gelişimine odaklanarak olayın büyük bir kısmını kolaylaştırabilirsin.
Negatif olaylara ve insanlara enerji akıtmak ruhsal enerjini bitirir. Ruhsal olarak düşük pille idare etmen; uzun vadede negatif ve tekrarlayan döngüler içinde daimi bir mutsuzluk yaşamana sebeb olabilir. Bu nedenle seni aşağıya çeken alanlara enerji akıtmayı acilen kesmelisin. Unutma: insanların davranışlarını kontrol edemezsin ama onlara verdiğin tepkiyi kontrol edebilirsin. Sen başkalarının negatif döngüsünde figüran olmak için bu dünyaya gelmedin. Sen kendi gerçekliğini bulmak ve dünyaya katkı sağlamak için yaratılan özel bir ruhsun. Bu nedenle kendi hikayendeki ana karakteri yani "seni" güncellemelisin. Bu nedenle ilk adımı bugün, tekrarlayan tüm toksik döngüleri kırarak atmalısın..
2. İç Sesini Dinle
Seni üzen, yoran ve kıran tüm gecmiş toksik yüklerden kurtulduktan sonra, sadece kendi sesini dinlemeye başla. Hepimiz oldukça gürültülü bir dünyada yaşıyoruz ve kalabalıkların sesi, kendi iç sesimizi, çoğunlukla bize unutturuyor. Kendi isteklerimizi, arzularımızı, hayallerimizi duymuyoruz bile. Ruhumuzun gitmek istediği yönü kaybediyor, farklı yollara sapıyoruz. Hayat karmaşasında kaybolup, mutsuz ruhlarımızla varolmaya çalışıyoruz. Tercihlerimiz, fikirlerimiz, görünüşlerimiz, hayallerimiz hep sahte ve özenti... Kaçımız tüm toplumdal rollerden ve sistemin dayattığı kimliklerden vazgeçip gerçekten kendimiz gibi olabiliyoruz? Bunu gerçekten yapabilen çok az insan var ne yazık ki!
İşte bu yüzden, bugün diğerlerinden sıyrıl ve kendi yolculuğuna odaklan. Sessizce otur, nefesine odaklan ve varlığı, dünyayı, insanları, yaradılan tüm canlıları kendi içinde yeniden anlamlandır. Bunu gerçekten yaptığında aslında varolan herşeyin sadece bir enerji, bir yansıma olduğunu farkedeceksin. Bir illüzyon içinde yaşadığını farkettiğinde zaten olaylara ve insanlara bu kadar anlam yüklemenin anlamsız olduğunu farkedeceksin.
Aslolan enerjidir. Varlığa ait gerçek olan tek şey budur. Hepimiz ilahi bir kaynaktan gelen yansımalarız ve bir gün hepimiz oraya döneceğiz. Işık saçanlar ışıklar diyarına, karanlığı çoğaltanlar ise kendi sonsuz karanlığına dönecekler.
Bu yüzden kendi ışığını aramaya başla...Özündeki güzelliklere odaklan. İçinde yükselen güzel duyguları fark et. Bir çiçeğe bak, ilk kez bakar gibi, tüm önyargılardan ve bildiğin tüm bilgilerden uzaklaşarak tamamen saf bir duyguyla bak o çiçeğe. Çiçekle bütünleş. Varlıktan ayrı olmadığını hatırla. O çiçek sensin, bu niyetle baktığında varlığa dair, daha önce görmediğin mucizleri ve güzellikleri farkedeceksin. Gerçek bilgi, gerçek tanımlar zihnindedir. Zihnin senin gerçekliğini belirler. Varlığa dair tüm bilgilerden arınmak ve tüm genel geçer tanımlardan sıyrılmak içinde yepyeni keşifler yapmanı sağlayacaktır. İlk başta zor olabilir ama bu pratik, ruhsal farkındalığın kapısını açar.
3. İlahi Enerjiye Alan Aç
İnsan ruhuna en iyi gelen enerji tamamen saf ve yüce bir kaynaktan gelen pozitif ve destekleyici enerjilerdir. Bu enerjiler insan ruhunu sonsuz huzur ve mutluluk frekansına taşır. Herşeyin mükemmel olduğu bir yer vardır. Fakat orası dünya değildir. Mantıkla, beyin gücüyle kavranamayan bir mucizeler evreni evet vardır. Bugün kuantum fiziğiyle bilim bunu zaten ispatlıyor. Orada hüzün yoktur. Orada mutsuzluk, yorgunluk, kaygılar, endişeler yoktur. Orada dünyaya ait hiçbir telaş yoktur. Daha dünyada iken Cennet frekansı ile uyumlananlar ve kendi içlerinde o huzura erenler dünyadaki gerçek hazineyi keşfedenlerdir. İşte o hazine, ilahi kaynakla kurulan bağda gizlidir. Allah inancı ile beslenen ruh sonsuz huzura ererek; dünya dışı saf ve korunmuş bir alanda yaşar. İslam dininin gerektirdiği tüm ibadetler ve uygulamalar insan ruhunun bu ilahi alandan beslenerek yücelmesini sağlamak içindir.
Dünyanın yorucu ve sıkıcı işleri, boş eğlenceleri ve sorunları yakanı bırakmıyorsa bil ki; mutsuzluklar peşini bırakmayacaktır. Çünkü ruhun bir arayış içerisindedir. Bu arayış ancak kalbin, Allah ile gerçek bir bağ kurduğunda son bulacaktır. İnsan ruhu dünya için yaradılmamıştır. Ruh, dünya üstü güzelliklerin ve zevklerin tutkunudur. Bu yüzden sonsuz güzelliklerle ve mutluluklarla donatılan bir alemi arar durur. İslam dini ile Allah, o alemin güzelliklerini daha dünyada iken, ibadetlerle bize tattırır. Ruhun gıdası Allah aşkıdır.
Evet herşeyin mükemmel olduğu bir yer vardır. İlahi alanla bağ kurduğunda "cennet frekansı" sana açılır. Saf enerjileri hisseder hale gelirsin. İbadetlerle ruhun saflaştıkça arındıkça, blokajların yavaş yavaş kalkar. Ruhsal ve zihinsel olarak açılımlar yaşarsın. Kalbinde, ruhunda tertemiz çağlayanların sesini duyarsın. İlahi rüzgarlar, ruhundaki tozları alır. İlahi yağmurlarla iç dünyan yıkanır. Varoluş gözlerinde tüm parlaklığıyla yeniden anlam bulur. Daha canlı, daha esnek, daha mutlu bir senle yeniden hayat bulursun. İşte bu yüzden bugün özüne dön ve yeniden hayat bul....